CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasında hedefe iktidar partisini koyan Kılıçdaroğlu’nun sözlerinden MHP Lideri Devlet Bahçeli de nasibini aldı.
Bahçeli’nin askıda ekmek çağrısının ülkenin içinde bulunduğu durumu özetlediğini belirten Kılıçdaroğlu, “Geldiğimiz nokta; askıda ekmek! İktidarın 18 yılda getirdiği noktayı başka proje anlatamazdı.. Kuru soğana muhtaç ettiler vatandaşı… Askıda ekmek çağ açan bir proje… Bu iktidarın bizi getirdiği rezilliği bundan daha iyi anlatamazdınız. O nedenle Sayın Bahçeli’ye yürekten teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
“Pazar günü Kıbrıs’ta bir seçim vardı, demokratik bir yarış gerçekleşti ve Ersin Tatar Cumhurbaşkanı olarak seçildi. Kendisinin başarısı hepimizin ortak arzusu. Elbette ki Kıbrıs’a barışın ve demokrasinin gelmesini sağlayan kişi rahmetli Bülent Ecevit. Kendisini rahmetle anmak hepimizin görevidir.
“SOSYAL YARDIMLAR MUHTARLAR ARACILIĞIYLA DAĞITILSIN”
Dün dünya muhtarlar günüydü. Kendilerinin söylediklerini çok kişi dinlemez. Ama biz demokrasiyi savunan CHP olarak onların da hak ve hukuklarını savunuyoruz. 82 kanundaki 312 madde muhtarlarla ilgili. Neden onlar için özel bir kanun çıkmaz? Bunu söyleyen ilk genel başkanım. Üstelik muhtarlar gerçek anlamda demokrasiyi temsil eden kişi. Hiçbir siyasi parti üyesi, değil, adıyla çıkıyor, oy alıyor ve muhtar olarak koltuğuna geliyor. Muhtarlık seçimi birinci sınıf demokrasiyi andırır. Aynı zamanda muhtarların bir bütçesinin de olması gerekir. Muhtar kardeşlerim bütün siyasilere söyleyin neden bir bütçemiz yok diye. Sosyal yardımlar politik olarak dağıtılacağına muhtarlar aracılığı ile dağıtılsın.
“KİM OLURSA OLSUN YANGINA MÜDAHALE EDENLERE TEŞEKKÜR ETMEK GÖREVİMİZ”
Hatay’da büyük bir orman yangını çıktı. Hepimizin kaygıyla izlediği bir yangındı. Hatay Büyükşehir Belediyemize hepimizin teşekkür borcumuz var. Yangın çıktığı andan itibaren 79 araç ve 379 personelle müdahale ettiler, 24 saat çalıştılar. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanına, Adana, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanlarına teşekkür etmeliyiz. Kim olursa olsun yangına müdahale edenlere teşekkür etmek herkesin görevidir.
“GELEN HER BAKAN EĞİTİMİ DEĞİŞTİRDİ, SONUÇ NE OLDU?”
Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür kuşaklar… Atatürk’ün istediği gençlik budur ve bu çerçevede kuşaklar yetişmiştir. Bu çerçevede yetişen kuşaklar sanat ve kültür alanında bir çok yerde söz sahibi olmuşlardır. Erdoğan geçen gün şöyle bir ifade kullandı. ‘Fikr-i iktidarımızı hala tesir edemedik.’ Senin fikrin ortaçağ fikri bile değil. Bir kişinin fikrinden değil, milyonların fikrinden söz ediyoruz. Sen kendi iktidarını korumak için ’83 milyon benim sözümü tekrar ederse, okula giden çocuklar da 18 yaşında bana oy verirse fikri iktidarım gerçekleşir’ diyorsun. 4+4+4’ü getirdi, şimdi de eğitim reformundan bahsediyor. Gelen her bakan eğitimi değiştirdi, ne oldu sonuç? Düşlediği eğitim sisteminin fikr-i iktidarını gerçekleştirme şansı kocaman bir sıfır ama haberi yok.
“BÜTÜN ÖĞRENCİLERE BİLGİSAYAR VERECEKTİN, NEREYE GİTTİ O PARALAR?”
Hürriyete karşı bir insanın fikri hür, vicdanı hür insan istemesi mümkün mü? Neden bu ülkede 3 milyon 37 bin öğrenci neden internete giremiyor? Türk Telekom’u Hariri ailesine peşkeş çektin, internete yatırım yapmadılar. 3 milyon 37 bin öğrenci internete giremiyorsa bunun sorumlusu kim? FATİH projesi ile bütün öğrencilere bilgisayar verecektin nereye gitti o paralar? Para tonlarca var ama öğretmene, ihtiyaç sahibi ailelere yok. Artık internet su gibi, her evde olası lazım. O gençler 2023 diyorsan 2023’te sandığa gidecekler. Kimden hesap soracaklarını iyi bilecekler. Onların haklarını nasıl yediklerini o çocuklar bilmiyorlar mı? Para yok diyorlar. Tefecilere para var.
“SAYIN BAHÇELİ’YE TEŞEKKÜR EDİYORUM”
Geldiğimiz nokta askıda ekmek projesi. Çağ açan bir proje. Bizim fakirliğimiz, 18 yıllık iktidarın rezilliğini başka hiçbir proje daha iyi anlatamazdı. Bu yüzden sayın Bahçeli’ye teşekkür ediyorum. 83 milyon bir avuç tefeciye hizmet eder hale geldi. Bunlarda vicdan var mı? Açlık sınırının altında milyonlarca kişi gelir elde ediyor. Çubuk’tan bir kadın yardım için arıyor. ‘Çok zorda olmasaydım aramazdım. İki aylık çocuğumu doktora götürdüm. Çocuğun hiç gelişmediğini ve böyle devam ederse çocuğumu Çocuk Esirgeme Yurdu’na alacaklarını söylediler. Çocuğumu şekerli suyla besliyorum sütüm kesildi’ dedi. Evet yardım ettik ama bu bize ulaşan kişi. Böyle milyonlar var. Saray’ın halka, işsizle bir işi yok. Onlar dünyayı toz pembe görüyorlar.”