Pera Müzesi, figüratif sanatı yeniden tanımlayan benzersiz bir sanatçının eserlerine ev sahipliği yapıyor. Paula Rego: Hikâyelerin Hikâyesi adlı sergi, Rego’nun resmini ilk kez, bu denli kapsamlı biçimde İstanbullu sanatseverlerle tanıştırıyor. Geçtiğimiz haziran ayında 87 yaşında yaşamını yitiren Rego, sanatının tüm evrelerini temsil eden eserlerini son olarak Tate Britain’da düzenlenen retrospektifte sergiledi. Portekiz’de doğan, Londra’da sanat öğrenimi…
Pera Müzesi, figüratif sanatı yeniden tanımlayan benzersiz bir sanatçının eserlerine ev sahipliği yapıyor. Paula Rego: Hikâyelerin Hikâyesi adlı sergi, Rego’nun resmini ilk kez, bu denli kapsamlı biçimde İstanbullu sanatseverlerle tanıştırıyor. Geçtiğimiz haziran ayında 87 yaşında yaşamını yitiren Rego, sanatının tüm evrelerini temsil eden eserlerini son olarak Tate Britain’da düzenlenen retrospektifte sergiledi. Portekiz’de doğan, Londra’da sanat öğrenimi gören, adını Avrupa’nın en büyük sanatçıları arasına yazdıran Paula Rego’nun işleri bu yılki Venedik Bienali’nde de yer aldı.
Paula Rego’nun eserleri, Tate Britain retrospektifi ve Venedik Bienali’nin hemen ardından bu kez İstanbul’a, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi’ne konuk oluyor. Paula Rego: Hikâyelerin Hikâyesi başlıklı sergide, masumiyet ve deneyimi bir arada sunan, derin anlamlar ve anlatıların gizlendiği resimler, izleyiciyi büyülü bir alana davet ediyor. Küratörlüğünü Alistair Hicks’in üstlendiği sergide, sanatçının yağlıboya, pastel, karakalem ve akrilik resimleri ile yerleştirmeleri yer alıyor. Rego’nun hem kişisel hem de toplumsal mücadeleyi odağına alan 1960’lı yıllara ait erken dönem işlerini, 1990’larda ürettiği tek figürlerden oluşan, güçlü anlatımlara sahip büyük boy resimlerini ve 2000 yılından sonra ürettiği katmanlı sahnelerden oluşan çalışmalarını bir araya getiren sergi, 30 Nisan 2023’e dek sürecek.
Sınırsız hayal gücü ile bir devrimci
Serginin adı, Lizbon’un bir ucunda bulunan, Rego’nun eserlerini barındıran Cascais’deki müzenin adından ilham alıyor: “Hikâyeler Evi”. Serginin küratörü Alistair Hicks, “Rego’nun kendisi de küçük bir hikâyeler evidir” diyor ve ekliyor: “Rego’nun hikâyesi erkeklerin yönettiği faşist bir devlette doğan bir kız çocuğuyla başlar. Genç bir kadın olarak Britanya’nın en kibirli ve geleneksel sanat okulunda eğitim görmüştür. Erken yaşta otoriteyi ve onu kendi dünyasının himayesinde altüst etmenin hazzını öğrenmiştir.”
Olağanüstü hayal gücüne sahip, kadınların temsil edilme biçiminde devrim yaratan ve doğrularından ödün vermeyen Portekizli sanatçı Paula Rego, eserlerinin çoğunda kişisel doğasını, kök saldığı sosyopolitik bağlamı, baskı, otorite ve kurumsal şiddet gibi temaları öne çıkarıyor.
Küratör Alistair Hicks, bir eleştirmenin, sanatçının Lizbon’da Galeria de Arte Moderna’daki ilk sergisi hakkında “hayvansı, kötücül, müthiş bir şok” yorumunu yaptığını anımsatıyor ve “Rego’nun çalışmaları cinsellik ve güç arasındaki tiksindirici ilişkiyi tam on ikiden vuruyor” diyor.
Paula Rego doğduğunda Portekiz’i diktatör Salazar yönetiyordu. Yaşamının 35 yılı boyunca bu durum değişmedi ve Cumhuriyetçi olan ailesinin ve Rego’nun yaşamını önemli ölçüde etkiledi. Rego söyleşilerinden birinde, “En sevdiğim temalar güç oyunları ve hiyerarşiler” diyor: “Hep kafalarındakini altüst etmek, kurulu düzeni bozmak, kahramanları ve budalaları değiştirmek istiyorum. Eğer hikâye ‘verilmişse’ kendi deneyimime uygun hale getirmek ve şoke edici olmak için onu değiştiriyorum. Hikâyeleri sevmekle beraber onların altını oymak istiyorum, tıpkı sevdiğiniz insana zarar verme isteği gibi.”
Alistair Hicks, Rego’nun sanatın ana aksına hikâyeleri yeniden dahil etmesinin önemine dikkat çekiyor ve bunu “önemli bir feminist katkı” olarak yorumluyor: “1952 yılında Slade’deki en genç öğrenciyken, Rego’ya yalnızca öğretim kurallarına göre kesinlikle yasak olan hikâyeleri resmetme izni verilmişti, zira hocaları onun ‘şapşal bir genç kız’ olduğunu, ciddi işleri erkek öğrencilerin yapacaklarını düşünüyorlardı.”
Bu anlayış, kadın sanatçılara ve genel olarak kadınlara karşı önyargının bir yansımasıydı. Erken çağ kültürlerinin çoğunda kadınlar hikâyenin koruyucusuydu. Hikâyeyi nesilden nesle aktarmak onların göreviydi ve kadın hikâyeleri uzun zamandır “dedikodu” olarak küçümseniyordu. Hicks, “Hikâyenin yasaklanması, erkeklerin kadınları eşit koşullardaki sanatçılar olarak rekabet etmekten alıkoymaya çalışmalarının birçok yolundan yalnızca biriydi. Anlatılan ve yeniden anlatılan her hikâye ise, önceden saptanmış yollardan ayrıldığımızda dünyanın ne kadar zengin olduğunu göstermeye yardımcıdır. Rego’ya ‘Otur!’ denmiş olabilir. Fakat hiçbir şey Rego’nun zihnini ve ardından gelen kalemini kontrol edemezdi” diyor.
Paula, çocukluğundan itibaren büyükannesi ve teyzesi başta olmak üzere, çevresindeki kadınların ona aktardığı hikâyelerle büyümüştü; serginin küratörü Alistair Hicks’in tanımıyla, hikâyeler deniziyle besleniyor, resimlerinden hikâyeler dökülüyordu.
Hicks, Paula Rego’nun 17 yaşında genç bir öğrenci olarak University College London’ın sanat okulu Slade’e geldiğinde var olan ortamı şöyle tanımlıyor: “Ellili yılların hikâyelerle ilişkisi karmaşıktı, zira ‘sanat sanat içindir’ öğretisinden, sanatın mutlak güzellik takıntısından ‘anlamın estetiği’ne doğru bir hareket vardı. Hikâyeler uzun zamandan beri anlamı resmetmenin faydalı bir aracı olmuştur. Francis Bacon bunu görmüş, fakat zamanın yobazlığı yüzünden Yunan mitos’unun daha büyük görkeminin peşinden koşmuştur. Rego resme kandırmaca, hikâyeleme konumunu yeniden kazandırarak önemli bir feminist katkıda bulunmuştur.”
Paula Rego her ne kadar kendisi için “bir tür eski moda feministim” dese de Alistair Hicks bunun doğru olmadığını belirtiyor: “Sonsuz sayıda irkiltici, çelişkili hikâyesi olan modern ve açık fikirli bir feministti. 1980’lerde açılmış, kendi zayıflıklarını, fantezilerini ve engellenişlerini kullanmayı öğrenmişti. Onu depresyon ve kürtajla yüzleşmeye götüren yolda yürüdü.”
2000’lerin başında Rego’nun kürtaj meselesini ele aldığı bir dizi resim, Portekiz’de kürtajın yasallaşması için yapılan referandumla ilişkilendirildi. Bu resimler kampanyada etkin bir biçimde kullanıldı ve sonunda yasa değişti. Dönemin Portekiz Cumhurbaşkanı, Rego’nun resimlerinin sonuca olan etkisini şöyle tanımladı: “Bu türden şeylerle devam edemeyeceğimizi göstermenin müthiş bir yoluydu.”
Birleşik Krallık Başkonsolosluğu, British Council, Portekiz Ankara Büyükelçiliği ve Camoes Enstitüsü’nün desteğiyle gerçekleşen serginin seçkisinde, Rego’nun aile ve kişisel koleksiyonunun yanı sıra British Council Sanat Koleksiyonu, Gulbenkian Vakfı Koleksiyonu, Casa Das Historias Koleksiyonu, Ostrich Arts Ltd, Victoria Miro Galeri Koleksiyonu ve Leeds City Sanat Galerisi gibi önemli sanat kurumlarından eserler yer alıyor.
Sergi ve katalog tasarımını PATTU’nun üstlendiği Paula Rego: Hikâyelerin Hikâyesi, 30 Nisan 2023 tarihine kadar Pera Müzesi’nin 4. ve 5. kat sergi salonlarında ziyarete açık olacak.
ASSAN Group, Seri Üretim Odaklı Stratejisini Paylaştı Abu Dabi’de düzenlenen ve dünyanın en önemli savunma sanayi organizasyonlarından biri olan IDEX 2025 fuarında Türk savunma sanayii firmaları da yer aldı. ASSAN Group Genel Müdürü Gürcan Okumuş, fuar alanında yaptığı açıklamada, şirketlerinin odak noktasının **seri üretimi güçlendirmek** olduğunu vurguladı. Mevcut altyapılarını geliştirdiklerini ve yeni üretim hatları kurma...
ASSAN Group Gürcan Okumuş: Seri Üretim Odak Noktamız Abu Dabi’de düzenlenen ve dünyanın en önemli savunma sanayi organizasyonlarından biri olan IDEX 2025 fuarı, 65 ülkeden 1400’ün üzerinde şirketin katılımıyla devam ediyor. Türk savunma sanayii firmaları da etkinlikte büyük ilgi görüyor. ASSAN Group Genel Müdürü Gürcan Okumuş, TRT Haber’e yaptığı açıklamada şirketlerinin odak noktasının **seri üretimi...
Hacıosmanoğlu, Derbi Hakemi Hakkında Açıklamalarda Bulundu Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Hacıosmanoğlu, Riva’daki Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde düzenlediği basın toplantısında gündemle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Hacıosmanoğlu, derbinin hakeminin kim olacağı sorusuna yanıt verirken, “Dün akşam ekip arkadaşlarımla uzun bir sohbet ettim. İlk baştan ben kendi evlatlarımıza güveniyorum. Hakemlerimizin içinde bu maçı...
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Muhalefet Hakkındaki Değerlendirmeleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada Türkiye’deki muhalefetin hizmet üretme çabalarını engellemeye çalıştığını belirtti. Muhalif partilerin çarpık ve köstekleyici bir anlayışla hareket ettiğini ifade etti. Muhalefetin Tutumuna Yönelik Sert Eleştiriler Erdoğan, muhalefetin Türkiye’nin ihtiyaçlarını görmezden geldiğini, halkın beklentilerini dikkate almadığını ve ülkenin küresel arenadaki rekabet gücünü...
Türkiye’deki Muhalefet Anlayışı Eleştirisi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye’deki çarpık muhalefet anlayışını sert bir dille eleştirdi. Muhalefetin hizmet üretmeye çalışanları engellediğini ve hızlarını kesmeye çalıştığını belirtti. Muhalefetin Muhalefet Açığı Ve Siyasi Rekabeti Erdoğan, Türkiye’de kapanmayan bir muhalefet açığı olduğunu ve muhalefetin siyasi rekabeti siyasi husumete dönüştürme alışkanlığından vazgeçmediğini söyledi....
ESK’nin Regülasyon Görevi ESK Genel Müdürü Mustafa Kayhan, kurumun regülasyon görevini yerine getirdiğini belirtti. Piyasa müdahalelerindeki tutumlarının Bakanlık politikalarıyla uyumlu olduğunu vurguladı. Et Sektöründe Piyasa İstikrarı Kayhan, sektördeki sıkıntılara değinerek, ESK’nin aldığı tedbirlerle et sektöründe piyasa istikrarını sağlamak için çalıştıklarını söyledi. Fiyat hareketlilikleri ile ilgili olarak spekülatif yorumların etkili olduğunu ve piyasada arz sıkıntısı olmadığını...
TÜSİAD Başkanı Turan’ın Konuşması Yargıyı Etkilemeye Yönelik Bulundu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı’nın 13 Şubat’taki dernek genel kurulunda yaptığı konuşmada yargıyı etkilemeye yönelik ifadeler kullandığını tespit etti. Başsavcılık, Turan’ın ifadelerinin gerçeğe aykırı ve kamu barışını bozmaya elverişli olduğunu değerlendirerek “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” ve “yanıltıcı bilgiyi alenen...
Mardin’de Gerçekleşen “Hücre-13” Operasyonu Bakan Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Mardin’de K.K.’nın elebaşılığını yaptığı silah ve mühimmat kaçakçılığı yapan organize suç örgütüne yönelik “Hücre-13” operasyonu hakkında detaylı bilgiler paylaştı. Operasyonun Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı ve Jandarma Genel Komutanlığı KOM Daire Başkanlığı koordinesinde gerçekleştirildiği belirtildi. Operasyonun Sonuçları Operasyonda 30 adet ruhsatsız tabanca, 21 adet AK-47 Kalaşnikof...
Bakan Yerlikaya’nın Açıklamaları Bakan Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Mardin’de K.K.’nın elebaşılığını yaptığı silah ve mühimmat kaçakçılığı yapan organize suç örgütüne yönelik “Hücre-13” operasyonu hakkında bilgi verdi. Operasyon Detayları Mardin İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen “Hücre-13” operasyonunda; 30 adet ruhsatsız tabanca, 21 adet AK-47 Kalaşnikof tüfeği, 3 adet G3 piyade tüfeği, 2 adet M16...
Bakan Kurum, Emlak Konut ile Konut Kampanyası Başlatıyor Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Emlak Konut işbirliğiyle yeni bir konut kampanyası başlatacaklarını duyurdu. Bakan Kurum, kampanya kapsamında diğer gelir gruplarındaki vatandaşlara uygun vade oranları ve peşinatsız kazançlı bir yatırım imkanı sunacaklarını belirtti. Müteahhitlerin Mali Yeterlilik Kriterleri Artırıldı Bakan Kurum, İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu tarafından...
Reklam & İşbirliği: [email protected]