Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan kısımlar şu şekilde:
-Alanında uzman hocalarımızın büyük önem arz ettiğine inanıyorum.Türkiye’de hiçbir şey eskisi gibi devam etmesi mümkün değildir. 24 Haziran sonrasında ülkemiz yönetim modeli olarak parlamenter sistemi bırakarak yepyeni bir kulvara girmiştir.
-Kuvvetler ayrılığını gerçek anlamda işletemeyen çarpık anlayış nihayet düzeltilecek diyorum ama kendi kendime de soruyorum. Acaba düzeltildi mi?
-İzmir liman ihalesi Danıştay’da 2 yıl beklediği için 1 milyar dolar kaybettik. Bunun hesabını kim verecek?
-Yargıdakiler FETÖ ile ilgili zamanında verdikleri kararlarla ülkeyi yıkıma sürüklemişlerdir.
-Yargı organlarının kanuni çerçeveye sadık kalarak hareket etmesi diğer tüm kurumların hareketlerinden önemlidir. En küçük ihmal milletimizin yargıya olan güvenini zedelemekle kalmayacak yönetimde de telafisi zor zararlara sebebiyet verecektir.
– Şura-yı Devlet diyorsak, Danıştay olarak bir istişari organ olarak bunu değerlendiriyorsak o zaman bir istişari organ görevini ifa etmesi gerekir. ‘Yok ben karar mercisiyim’ diyorsa o zaman biz burada niye duruyoruz?
-Yasayı uygulamak yerine yasa koyucu gibi hareket etmek asla doğru değildir. Bunun üzerinde durmamız laızm. Ben merak ediyorum. Yerindelik görevi veya hakkı idareye mi ait, yargıya mı ait? Bunun kavgasını 16 yıldır hep verdik. O zaman yargı gelsin idare görevini de üstlensin.
-Yerindelik yetkisini yargı kendinde kullanıyor böyle bir şey olamaz.
-Şu anda Cumhurbaşkanlığı kararnamelerini hazırlarken de Danıştay’dan müsade alacaksak ben bu makamda durmayayım, çekeyim gideyim. Kusura bakmayın da benim yanımda da bunca hukukçu var. Bunlara bu devlet niye bu maaşları ödüyor?
-Kuvvetler ayrılığını tanımı içerisinde aynen uygulamamız gerekiyor. İşimize geldiği gibi uygularsak neticeye varamayız.
-Şimdi Andımız kararı… 5 yıl sonra ant ile ilgili karar veriyor Danıştay. 2018’e kadar neden şimdi verilmedi de şimdi veriyor? Şimdi mi aklınıza geldi? Kusura bakmayın da bunu sormak da bizim hakkımız olsun. Biz alkışlanması gerektiği zaman yargımızı alkışlarız. Ama yanlış olduğu zaman da bunu söylemek zorundayız. Çünkü millet tokadı atması gerektiği zaman bana atıyor. Size atmıyor. Meydanlara çıktığımız zaman yuhalaması gerektiği zaman bizi yuhluyor. Onun için biz de sizden gecikmeyen adil kararlar bekliyoruz.
-Kaşıkçı cinayetinde teyit edilmiş bulguları paylaştım. Ama birileri bu paylaşımdan da rahatsız oldu. 3 gün,5 gün neden beklediniz diyor. Sırtında herhangi bir küfe yok. Sorsan Viyana Sözleşmesi’nden haberi yok. Nerede, ne yapacaksın bunlardan bir haber. Attığımız adımla lime lime söktük, çıkardık. Daha iş bitmedi. Dünya bu işi yakından takip eder hale geldi. Türkiye’nin yürüttüğü hassassiyetin dünyaca takdirle karşılandığını görüyoruz.