Cinsiyet eşitsizliği Türkiye’nin gündeminden düşmezken, kadın ve erkeklerin eşit haklara sahip olduğu bir dünya yaratmak için çalışan organizasyonlar, cinsiyet eşitsizliğinin kökenlerine inerek çözüm önerilerini masaya yatırmaya devam ediyor. Son olarak İnan Derneği, Harvard Business Review Türkiye YouTube kanalında yayımladığı “Sesi Açıyoruz!” program serisinin yeni sezonuna Sunay Akın ile başladı.
İSTANBUL — Dünya Ekonomik Forumu’nun Küresel Cinsiyet Farkı Raporu’na göre, 146 ülkeyi kapsayan küresel cinsiyet eşitliği puanı %68,5 oldu. Geçen yıla göre yalnızca binde bir puanlık artış görülürken, cinsiyet eşitsizliği Türkiye’nin gündeminden düşmüyor. Bu doğrultuda kadın ve erkeklerin eşit haklara sahip olduğu bir dünya yaratmak amacıyla çalışmalarını sürdüren organizasyonlar, cinsiyet eşitsizliğinin kökenlerine inerek çözüm önerilerini masaya yatırmaya devam ediyor. Son olarak, iş dünyasında eşitlik, çeşitlilik ve kapsayıcılığa dair çalışmalar yürüten İnan Derneği, geçtiğimiz yıldan bu yana Harvard Business Review Türkiye’nin sosyal medya kanalında yaptığı “Sesi Açıyoruz!” program serisinin yeni sezonuna başladı.
Sunuculuğunu İnan Derneği’nin Kurucu Başkanı ve Twiser CGO’su (Chief Growth Officer) Bahar Taşkın Öztürk’ün üstlendiği programın yeni sezonunun ilk bölümüne şair, yazar, müzeci ve usta hikaye anlatıcısı Sunay Akın konuk oldu. Aklın cinsiyeti olmadığına dair dikkat çekici sohbetlerin gerçekleştirildiği programda, müzelerin gizemli dünyasından oyuncakların neşesine, adaletin önemine ve umudun gücüne dair derinlemesine değerlendirmelerde bulunuldu.
“Güzel ülkem benim ne yaptığımı belki 50 yıl sonra anlayabilecek”
İstanbul Oyuncak Müzesi’nin Kurucusu Sunay Akın, programda kariyerine dair bilgiler aktarırken, oyuncakların yalnızca nostalji olmadığına, toplumsal değerleri ve kültürü yansıttığına ilişkin düşüncelerini de şu sözlerle paylaştı:
“Oyuncakların hiçbirini çocuklar yapmadı. Yetişkinler yaparak, çocuklara verdi. Çocuklarımızın hayal dünyasını şekillendirmek için önlerine koyduğumuz oyunculara çok dikkat etmemiz gerekiyor. Kız çocuklara bebek, erkek çocuklara ise tabanca gibi oyuncaklar verilirse, büyüyünce ortaya çıkabilecek tablo kaçınılmaz. Bu yüzden kadın cinayetleri gibi pek çok konuda sorduğumuz soruların cevaplarını oyuncak mağazalarında bulabiliriz. Ancak, maalesef benim güzel ülkem, ne yapmak istediğimi bundan belki 50 yıl sonra anlayabilecek. Oyuncakların elbette nostaljik bir yönü var. Bununla beraber, benim oyuncaklarla anlatmak istediğim çok daha başka bir şey.”
“Cinsiyet eşitsizliğini farklı perspektiflerden ele alacağız”
Çocukları bilinçli bir şekilde yetiştirmeye odaklanıldığı zaman oyuncaklardan kıyafetlere, mesleklerden izledikleri çizgi filmlere kadar birçok konuda hassasiyete ulaşılabileceğini belirten
İnan Derneği’nin Kurucu Başkanı ve Twiser CGO’su (Chief Growth Officer) Bahar Taşkın Öztürk, “Cinsiyet eşitsizliğinin empoze edildiği çocukluk dönemine dair kitaplar okurken farkına vardığım her türlü ayrımı, önce kendi evimde yeniden şekillendiriyorum. Toplumsal sağlığın ve bütünlüğün küçük yaşlardan itibaren inşa edilmesi gerektiğine inanıyor ve geleceğe dair umudumuzu koruyoruz. Cinsiyet eşitsizliğine karşı her gün çalışmaya devam ediyor, programımızın yeni sezonunda da bu konuyu farklın perspektiflerden ele almak için hazırlanıyoruz” dedi.
Bilgi İçin: Tülay Genç | [email protected] | +90 (212) 635 70 68