Fizik tedavi ile ilaçsız ağrı tedavisi mümkün mü?

Fizik tedavi ile ilaçsız ağrı tedavisi mümkün mü? Kronikleşen kas-iskelet sistemi ağrıları çoğu zaman ağrı kesicilerle bastırılmaya çalışılıyor. Ancak bu tür ilaçlar genellikle geçici rahatlama sağlıyor ve ağrının asıl nedenine dokunmadan yalnızca semptomları gizliyor. Oysa fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanları, sorunun kaynağını tespit ederek ilaçsız ama kalıcı bir iyileşme süreci sunmayı amaçlıyor. Bu yaklaşıma Konya’da…

0 Yorum Yapıldı
Bağlantı kopyalandı!
Fizik tedavi ile ilaçsız ağrı tedavisi mümkün mü?

Fizik tedavi ile ilaçsız ağrı tedavisi mümkün mü?

Kronikleşen kas-iskelet sistemi ağrıları çoğu zaman ağrı kesicilerle bastırılmaya çalışılıyor. Ancak bu tür ilaçlar genellikle geçici rahatlama sağlıyor ve ağrının asıl nedenine dokunmadan yalnızca semptomları gizliyor. Oysa fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanları, sorunun kaynağını tespit ederek ilaçsız ama kalıcı bir iyileşme süreci sunmayı amaçlıyor. Bu yaklaşıma Konya’da modern tekniklerle yön veren isimlerden biri de Konya Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Muhammed Şahin. Her hastanın ağrısını yalnızca hafifletmek değil, tamamen ortadan kaldırmak için çalıştığını belirten Dr. Şahin, klasik ilaç temelli çözümlerin ötesine geçilmesi gerektiğini vurguluyor.

“İLAÇ SADECE BASTIRIR, BİZ KAYNAĞI TEDAVİ EDİYORUZ”

“İlaçla sadece ağrıyı bastırırsınız. Biz ise ağrının nedenine inip, o nedeni ortadan kaldırmayı hedefliyoruz” diyen Konya fizik tedavi doktorları arasında yer alan Dr. Şahin, fizik tedavinin bu nedenle hem daha doğal hem de uzun vadeli bir çözüm sunduğunu ifade ediyor. Hastalarının büyük bölümünün yıllarca ağrı kesici kullandığını ve bu ilaçların çoğunda zamanla etkisiz hale geldiğini belirten Dr. Şahin, özellikle bel, boyun, diz ve omuz gibi bölgelerdeki ağrıların çoğunun iyi planlanmış fizik tedavi programlarıyla büyük ölçüde azaltılabileceğini söylüyor.

“HER HASTA İÇİN AYRI BİR YOL HARİTASI ÇİZİYORUZ”

Konya ağrı tedavisi sürecinin temelinde hastayı bütüncül olarak değerlendirmek yatıyor. Yaş, meslek, yaşam biçimi ve ağrının süresi gibi birçok faktör dikkate alınarak kişiye özel bir yol haritası çıkarılıyor. Bu noktada Dr. Muhammed Şahin’e kullanılan teknikleri sorduğumuzda, hiç tereddütsüz ve oldukça samimi bir şekilde anlatmaya başlıyor. Öncelikle elektroterapiyi örnek veriyor. Ağrılı bölgeye düşük doz elektrik akımı verilerek sinir iletim sistemi yeniden düzenleniyor. “Bu yöntem özellikle bel, boyun ve diz ağrılarında çok etkili. Sinirlerin ağrıyı algılama biçimi değişiyor ve kişi rahatlama hissediyor” diyor.

“ELLE YAPILAN TEDAVİ, KASLARI GEVŞETİP KAN DOLAŞIMINI ARTIRIYOR”

Ardından manuel terapiye geçiyor. Hastaya özel ve tamamen elle uygulanan bu yöntemle kas spazmları çözülüyor, dolaşım artıyor ve hareket kabiliyeti yeniden kazanılıyor. “Bu uygulama omurga ve eklem ağrılarında çok işe yarıyor. Ayrıca hastayla birebir temas içinde olduğumuz için süreci daha iyi yönetebiliyoruz” diye ekliyor. Sohbet ilerledikçe lazer tedavisinden de söz ediyor. Hücreleri hedef alan bu yüksek yoğunluklu ışık, inflamasyonu azaltıp doku yenilenmesini başlatıyor. Dr. Şahin, “Lazerle sadece ağrıyı değil, hasarın kendisini tedavi ediyoruz. Özellikle spor yaralanmaları ve eklem sorunlarında çok faydalı” diye açıklıyor.

“İĞNESİZ İLAÇSIZ AMA ETKİLİ: KURU İĞNELEME”

Kuru iğneleme yöntemine geldiğimizde, ince iğnelerle kas içine uygulanan bu tekniğin tetik nokta ağrılarında oldukça etkili olduğunu anlatıyor. “İlaç kullanmıyoruz ama hastalarımız çoğu zaman ilk seanstan itibaren büyük bir fark hissediyor” diyor. Egzersiz tedavisi ise tüm programın temel taşlarından biri. Her hastaya özel hazırlanan hareket planlarıyla kas gücü artırılıyor, postür düzeltiliyor ve hareket kısıtlılıkları gideriliyor. “Egzersiz olmadan hiçbir tedavi kalıcı olmaz. Vücudun kendini toparlaması için harekete ihtiyacı var,” diye ekliyor.

“DERİN DOKULARA ISI, KASLARA RAHATLAMA GETİRİYOR”

Ultrason ve derin ısı uygulamalarını anlatırken, bu tekniklerin dokuların içten ısıtılarak gevşetilmesini sağladığını, böylece sertleşmiş kasların rahatladığını ve dolaşımın arttığını belirtiyor. En sonunda ise rejeneratif tedavi yöntemlerinden bahsediyor. PRP ve proloterapi gibi tekniklerle vücudun kendi kendini onarma sürecinin desteklendiğini anlatıyor. “Bu yöntemlerde dışarıdan ilaç vermiyoruz. Vücuda, ‘Sen bu dokuyu iyileştir’ mesajı veriyoruz ve sistem devreye giriyor” diyerek bu tekniklerin ne kadar doğal ve güvenli olduğunu ifade ediyor.

“DOĞRU TEKNİKLE AĞRISIZ BİR YAŞAM MÜMKÜN”

Tüm bu yöntemlerle, ilaçsız ama etkili bir iyileşme süreci mümkün. Dr. Muhammed Şahin’e göre önemli olan hastayı iyi dinlemek, doğru analiz etmek ve kişiye özel bir planla ilerlemek. “Doğru tedavi doğru kişide, doğru zamanda ve doğru teknikle uygulandığında gerçekten ağrısız bir yaşam sağlamak mümkün” diyerek, Konya’da fizik tedavi ile hastaların hayatını nasıl değiştirdiklerini özetliyor.

“AĞRIYI DEĞİL, HAREKETİ MERKEZE ALAN BİR TEDAVİ YAKLAŞIMI”

Dr. Muhammed Şahin’e göre fizik tedavide esas amaç yalnızca ağrıyı geçirmek değil, hareket kapasitesini yeniden kazandırmak. Ağrının geçici olarak azalmasının hastayı yanıltabileceğini ve tedavi sürecinin yarıda bırakılmasına neden olabileceğini vurguluyor. “Ağrının azalması iyileşme sürecinin sadece bir adımıdır. Asıl önemli olan kişinin tekrar aktif hale gelmesi, yürüyebilmesi, eğilebilmesi, kendi işini yapabilmesidir” diyor. Bu nedenle her hastasına yalnızca ağrısını sormadığını, aynı zamanda günlük yaşamda ne kadar hareket edebildiğini, ne kadar süre oturabildiğini ya da yürüyüş sırasında ne zaman zorlandığını da sorguladığını anlatıyor. “Biz ağrının geçmesini değil, hareketin geri kazanılmasını başarı kabul ederiz” diyerek fizik tedavinin uzun vadeli hedeflerine işaret ediyor.

“KONYA’DA TEDAVİYE ERİŞİM ARTARKEN BİLİNÇLENME DE YÜKSELİYOR”

Son yıllarda Konya’daki fizik tedavi merkezlerinde hem teknik altyapı hem de hasta bilinci açısından gözle görülür bir gelişme yaşanıyor. Modern cihazların kullanımı, yeni yöntemlerin yaygınlaşması ve multidisipliner yaklaşımların benimsenmesiyle artık birçok hastalık daha kısa sürede tedavi edilebiliyor. Dr. Muhammed Şahin, bu gelişimin yalnızca cihazlarla değil, hastaların bilinçlenmesiyle de ilgili olduğunu belirtiyor. “Eskiden insanlar fizik tedaviyi sadece felç geçiren hastalara uygun sanırdı. Şimdi boyun ağrısı olan, masa başı çalışan, dizi ağrıyan herkes başvuruyor. Bu çok olumlu bir gelişme” diyor. Konya’da fizik tedaviye olan ilginin hem gençlerde hem yaşlılarda arttığını ve tedavilerin daha erken evrede başlatıldığını ifade ediyor.

“GEÇ KALINMADAN UZMAN DESTEĞİ ALMAK TEDAVİYİ KOLAYLAŞTIRIYOR”

Ağrıların zamanla kendiliğinden geçeceğine inanmak, birçok kişinin tedaviye geç başlamasına neden oluyor. Ancak fizik tedavi söz konusu olduğunda erken müdahale ile geç müdahale arasında çok ciddi farklar bulunduğunu vurgulayan Dr. Muhammed Şahin, “Bir ağrı üç aydan uzun sürüyorsa artık kronikleşmiş demektir. Bu durumda iyileşme süreci daha uzun ve zahmetli olur. Oysa ilk birkaç haftada tedaviye başlarsak çok daha hızlı sonuç alıyoruz” diyor. Konya fizik tedavi merkezlerinde hastaların ağrı başladıktan sonra vakit kaybetmeden uzman desteği almasının önemini vurgulayan Dr. Şahin, geç kalındığında sadece tedavi süresinin değil, hastanın yaşam kalitesinin de olumsuz etkilendiğini belirtiyor. “Vücudumuz bize sinyal veriyor, önemli olan o sinyali zamanında ciddiye almak” diyerek erken başvurunun başarıdaki etkisini özetliyor.

Benzer Haberler
Koray Kamiloğlu: Pistlerin Parlayan Yıldızı, Markaların Güçlü Ortağı
Koray Kamiloğlu: Pistlerin Parlayan Yıldızı, Markaların Güçlü Ortağı
Fizik tedavi ile ilaçsız ağrı tedavisi mümkün mü?
Fizik tedavi ile ilaçsız ağrı tedavisi mümkün mü?
Karotçular
Karotçular
Pastel Plump Up Gloss’a yaz ışıltısı katacak 4 yeni trend renk
Pastel Plump Up Gloss’a yaz ışıltısı katacak 4 yeni trend renk
 Aile Yılı ilan edilen 2025 turizminde yeni trend: Alkolsüz aile oteli konsepti
 Aile Yılı ilan edilen 2025 turizminde yeni trend: Alkolsüz aile oteli konsepti
Yaş alırken sağlıklı ve bakımlı cilde sahip olmanın sırrı İngiliz cilt bakım markası Medik8’in CSA felsefesinde!
Yaş alırken sağlıklı ve bakımlı cilde sahip olmanın sırrı İngiliz cilt bakım markası Medik8’in CSA felsefesinde!